Sevgililer Günü


  • 14.02.2014

    Dünyanın ve özellikle ülkemin içinden geçtiği sosyal,ekonomik,psikolojik,sosyolojik sarsıntıların temelinde SEVGİSİZLİK ve EMPATİ eksikliği olduğunu görüyorum.Dünyanın en ünlü bilimadamları,hukukçuları,siyaset bilimcileri,sosyologları,ekonomistleri bir araya gelip,en gelişmiş hukuk,ekonomi,sosyal yaşam kural ve temellerini yasalaştırsalar da,bunlar uygulanırken, SEVGİ-ANLAYIŞ-EMPATİ süzgecinden geçemez ise,sonuç hüsrandır. Uzun zamandır bu konuda yazmayı düşünüyordum. Sevgililer Günü iyi bir şans oldu..

    2014 yılının 14 ŞUBAT’I.. Ardarda gelen iki 14'lü tarih ve Sevgililer Günü..14 Şubat ayrıca benim doğum günüm. Şükrediyorum. Bu iki anlamlı günü bir arada kutluyorum.

    İnsanın var oluşunun temelinde, yaradanı tanımak, akıl ve gönül birliği ile inanmak, ilahi ahlak ve sevgi ile yaşamı, çevremizi, insanları sevmek olduğunu düşünüyorum. Gerçek sevginin insana manen ve maddeten güç, iyilik, neşe, enerji, bağışlama yetisi, iletişim huzuru, yaşam sevinci verdiğini biliyorum. Yaşamımda gözlemliyorum.  İşini severek yapanların hem maddi olanaklara kavuştuğu hem de başarılı olduğu bir gerçektir.

    Sevginin bizlere neler kazandırdığını pek düşünmüyouruz. Sevgililer Günü çoğunlukla, birbirine hediye almak, akşam yemeğinde buluşmak , sohbet, haha hihi düzeyindeki birliktelik olarak algılanıyor..Anlamı unutuluyor. SEVGİ bize neler sunar..Bakalım;

    ·         Sosyal başarı…İçimizdeki sevgi dışımıza,sempati,saygı,güler yüz,vefa,sorumluluk gibi tavırlarla yansıyınca,huzurlu ilişkilerle bütünleşince sosyal başarı kaçınılmazdır.

    ·         Kişilik gücümüz çoğalır ve yücelir. Dürüst,kendinden emin,olumlu,yapıcı,yardımsever,açık,destekleyici kişi güçlüdür.

    ·         SEVGİ bedenimizi,ruhumuzu hoşnut kılar,rahatlatır,kaslar gevşer,canlı/sempatik bir görüntü veririz. İçimiz ve dışımız yalansızdır. Yalındır.

    ·         Sevgi,bize takdir,öğrenme,iyilik,yardımlaşma gibi manevi yolların kapısını açar. Yaşamın çilelerine karşı direncimiz artar.

    ·         YEDİKLERİMİZ mide ve bedenimizi besler. Sevgi manevi dünyamızı besler.

    ·         Sevgimiz Tanrı sevgisi olarak içimizde derinlere doğru kök saldıkça, sabır,şükür,huzur vesilesidir.

    ·         Yaşamı,doğayı, tüm varlığı ve Tanrı’yı şükürle seven, kıskançlıktan, gururdan, kinden, olumsuz duygulardan korunur.

    Günümüz dünyası, insanlık ve özellikle ülkemiz barış,birlik,beraberlik,dayanışmaya en çok gereksinim duyduğu bir dönemden geçiyor. Bu aşılmazı çözmenin anahtarı SEVGİ kelimesinin anlamındadır.Ancak SEVGİYİ sadece 14 ŞUBAT'LARDA düşünmemeli, her gün yaşamalıyız.

    Geçenlerde zor geçen ve taraflar arası mutabakat sağlanmasında sıkıntı yaşanan bir iş toplantısına ara vermiştik. Çay molası. Asistanım eski bir dostumun beklediğini bildirdi. Kısa bir görüşme yaptım. Çok sevdiğim ve beni de içten seven o arkadaşımla 5-10 dakikalık sohbette, anılar dile getirdik, bir iki Temel fıkrası ile neşe ve kahkahalara boğulduk.

    Toplantıya dönerken kendimi yenilenmiş hissettim. Enerjisi düşük Yılmaz yerine dinçleşmiş, enerjik Yılmaz olarak döndüm.

    İşte,Sevgi mucizesi budur !

    Sevgisizlik ise, akıl durgunluğu, gönül körlüğüdür. Sevgisizlik iyilik, yardımlaşmak ve güzelliklerden uzak kalmaktır. Yaşamın insana sunduğu bu lezzetleri tadamamaktır.

    İnsanları, işimi, ailemi, çalışanlarımı, iş yaptığım kişileri sevdiğim oranda mutluluğumun çoğaldığını görüyorum. İstediğimiz kadar kişiyi, istediğimiz kadar sevebiliriz. Sevdiklerimizin çokluğu mutluluğumuzu arttırır. Tüm dinlerde Allah’ın insandan istediği, insanların birbirini sevmesi, birbirinin hayrına koşması, hizmet etmesidir.

    İkinci kitabım “Önemsiyorum..Öneriyorum” da "Sevmek Paylaşmaktır" başlığında, konuyu enine boyuna incelemiştim. Okurlarımın maillerinden şu satırların özellikle beğenildiğini tespit ettim,

    “Sevmek haz alarak yaşamak ve her anın şükründe olmaktır.Sevdiğini kendisi gibi hatta kendisinden de çok hissetmektir.”

    “Sevmek bir şey beklememektir. Beklentilerin son bulduğu bir duraktır.Gücenmemektir ve gücenmemeyi öğrenmektir.”

    “Bir başkasının hayatını cennete dönüştürme gayretidir.Bir ruh rezonansı,titreşimler uyumu,olumlu düşüncelerle yoğunlaşmış,bir enerjidir,sevmek.”

    “Sevgiye dinsel bir pencereden bakarsak,diğer dinlerin ana yapısında olduğu gibi,gerçek Müslüman  herkese ve herşeye,her türlü çıkar düşüncesinden uzak,sırf ALLAH RIZASI için içten bir sevgi besler.”

    İslamda sevgi Allah ve Peygamberimizi sevmekle başlar. İnsana verilmiş büyük lütufdur.

    Sevgi,yaşamda en çok özlenen,en çok konuşulan,üzerinde yazılar,şiirler,romanlar yazılan,sonsuzluğu simgeleyen bir konudur.Sevgi gerçek ise karşısına çıkanı ya esir alır veya büyük bir enerji ile kucaklar.Olumluya yönlendirir,iyiye dönüşümünü hızlandırır.Gerçek sevgide açıklanamayan bir büyü,güç vardır.

    Sevgililer gününün başlangıcı için Roma tarihine bakıyoruz….

    İmparator 2. Claudius ülkesini kendine özgü katı kurallar ile,zalimce yönetirdi.Ordusunda savaşacak asker bulamıyordu. Aniden tüm nişan ve evlilikleri kaldırdı. Yasakladı.

    O dönemde Roma’da yaşayan Aziz Valentin çiftleri gizlice evlendirmeye devam ediyordu.Bunu haber alan İmparator,Aziz VALENTİN’İ öldürttü.

    Takvimler 14 ŞUBAT M.S 270 i gösteriyordu.

    İşte o gün bugün 14 Şubat sevgililer günü olarak kutlanır.

    Son söz,

    4 S FORMÜLÜM…

    Sesiniz….Sözünüz….Sevdiğinizi   ..Söylesin

    Sevgi sesi, canlıdır,biraz  heyecanlıdır,mutluluk ve şefkat taşır.Sevginin büyüsünü iletir. İletmelidir. Gönülden gelmelidir.

    Sözümüz..Kullandığımız ifade ve kelimeler,sevgimize ilaveten takdir,onay,önemseme içermelidir.Karşıdaki kişiye ayrıca saygımızı anlatmalı..Yerine ve ilişki düzeyine göre bunları tayin ederiz.

    Seni seviyorum,iki kelimedir. İçinde dünyanın en yüce enerjisini taşır. Utanmadan söyleyebilmeliyiz.

     

    Sevgililer gününüzü kutlarım…